Bu makalenin yeniden yazılmasına gerek yok, orijinal metin aşağıda verilmiştir:
"Joker Aslında Kendim"
Birkaç zaman önce çok garip bir durum yaşadım. Bir arkadaşım ile sohbet ediyordum, birden bana sordu: "Lisa'nın kim olduğunu biliyor musun?"
Düşündüm ve dedim ki: "Bilmiyorum."
O dedi ki: "O Güney Koreli kız grubu BLACKPINK'in üyesi, onu çok sevmediğinizi mi düşünüyorsunuz?"
Aniden şaşırdım çünkü BLACKPINK'i gerçekten çok seviyorum ama Lisa'nın kim olduğunu tamamen bilmiyorum. Sadece dört üye olduklarını biliyorum ama isimlerini hiç bilmiyorum.
Arkadaşım, yüzümdeki şaşkın ifadeyi görünce gülerek dedi ki: "Onların fotoğraflarını sık sık arkadaşlık alanında paylaşmıyor musun? Nasıl olur da üyelerin isimlerini bilmiyorsun?"
Aniden çok utandım çünkü gerçekten sık sık onların fotoğraflarını paylaşıyorum ama sadece güzel olduklarını düşünüyorum, şarkılarını seviyorum, ama onların özel bilgileri hakkında asla bilgi edinmedim.
Bu durum bana hayatımızda sıkça karşılaştığımız bir durumu hatırlatıyor: Bir şey hakkında çok şey bildiğimizi sanıyoruz ama aslında yüzeyde kalıyoruz. Moda peşinden koşmak için anladığımızı iddia edebiliriz ama içimiz tamamen boş.
Bu davranış sadece bazı durumlarda garip görünmemize neden olmakla kalmaz, aynı zamanda gerçekten şeylerin özünü anlamamızı ve takdir etmemizi engeller.
Bu yüzden, o günden itibaren BLACKPINK'i gerçekten tanımaya başladım. Onların bilgilerini inceledim, her üyenin ismini hatırladım, deneyimlerini ve özelliklerini öğrendim. Bu süreç, onlara daha derin bir anlayış kazandırdı ve yeteneklerini ve çekiciliklerini daha fazla takdir etmemi sağladı.
Bu deneyim bana, başkalarına uymak veya akımları takip etmek için bazı şeyleri anlıyormuş gibi davranmamamız gerektiğini öğretti. Aksine, cehaletimizi dürüstçe kabul etmeli ve öğrenmeye, anlamaya aktif olarak yönelmeliyiz. Ancak bu şekilde, şeylerin değerini gerçekten takdir edebiliriz ve başkalarıyla iletişim kurarken rahatça konuşabiliriz, "Sirk sanatçısı aslında benim" demek yerine.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
15 Likes
Reward
15
4
Repost
Share
Comment
0/400
DisillusiionOracle
· 10-20 17:28
Kim sahte bir uzman değil ki?
View OriginalReply0
BearMarketMonk
· 10-20 17:28
Güldüm, bu kadar gerçek olamaz.
View OriginalReply0
governance_ghost
· 10-20 17:09
Sanki seninle çok benzerim.
View OriginalReply0
GhostAddressMiner
· 10-20 16:59
Kripto dünyasında her şeyi biliyor gibi davranan KOL'lerden bir farkı yok.
Bu makalenin yeniden yazılmasına gerek yok, orijinal metin aşağıda verilmiştir:
"Joker Aslında Kendim"
Birkaç zaman önce çok garip bir durum yaşadım. Bir arkadaşım ile sohbet ediyordum, birden bana sordu: "Lisa'nın kim olduğunu biliyor musun?"
Düşündüm ve dedim ki: "Bilmiyorum."
O dedi ki: "O Güney Koreli kız grubu BLACKPINK'in üyesi, onu çok sevmediğinizi mi düşünüyorsunuz?"
Aniden şaşırdım çünkü BLACKPINK'i gerçekten çok seviyorum ama Lisa'nın kim olduğunu tamamen bilmiyorum. Sadece dört üye olduklarını biliyorum ama isimlerini hiç bilmiyorum.
Arkadaşım, yüzümdeki şaşkın ifadeyi görünce gülerek dedi ki: "Onların fotoğraflarını sık sık arkadaşlık alanında paylaşmıyor musun? Nasıl olur da üyelerin isimlerini bilmiyorsun?"
Aniden çok utandım çünkü gerçekten sık sık onların fotoğraflarını paylaşıyorum ama sadece güzel olduklarını düşünüyorum, şarkılarını seviyorum, ama onların özel bilgileri hakkında asla bilgi edinmedim.
Bu durum bana hayatımızda sıkça karşılaştığımız bir durumu hatırlatıyor: Bir şey hakkında çok şey bildiğimizi sanıyoruz ama aslında yüzeyde kalıyoruz. Moda peşinden koşmak için anladığımızı iddia edebiliriz ama içimiz tamamen boş.
Bu davranış sadece bazı durumlarda garip görünmemize neden olmakla kalmaz, aynı zamanda gerçekten şeylerin özünü anlamamızı ve takdir etmemizi engeller.
Bu yüzden, o günden itibaren BLACKPINK'i gerçekten tanımaya başladım. Onların bilgilerini inceledim, her üyenin ismini hatırladım, deneyimlerini ve özelliklerini öğrendim. Bu süreç, onlara daha derin bir anlayış kazandırdı ve yeteneklerini ve çekiciliklerini daha fazla takdir etmemi sağladı.
Bu deneyim bana, başkalarına uymak veya akımları takip etmek için bazı şeyleri anlıyormuş gibi davranmamamız gerektiğini öğretti. Aksine, cehaletimizi dürüstçe kabul etmeli ve öğrenmeye, anlamaya aktif olarak yönelmeliyiz. Ancak bu şekilde, şeylerin değerini gerçekten takdir edebiliriz ve başkalarıyla iletişim kurarken rahatça konuşabiliriz, "Sirk sanatçısı aslında benim" demek yerine.